Ygs-Lys Sunumu
Adana Kız Lisesi rehberlik öğretmeni Ahmet Hilmi İMAMOĞLU tarafından hazırlanan Ygs-Lys sunumu için aşağıdaki linki tıklayınız
Adana Kız Lisesi rehberlik öğretmeni Ahmet Hilmi İMAMOĞLU tarafından hazırlanan Ygs-Lys sunumu için aşağıdaki linki tıklayınız
ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ömer Demir, sınav güvenliğinin tam olduğu ve ÖSYM’ye güvenin azalmadığı düşüncesinde. Bu yıl lise öğretmenlerinden de soru alındığını ve bu öğretmenlerin konuyu çevresine söylediği zaman komisyondan çıkarılacağını açıklayan Prof. Dr. Demir, yaklaşık 2 milyon adayın gireceği YGS ve LYS öncesi konuştu
kanaatim, yine ÖSYM olur. ÖSYM’de şu an soruşturmaları süren konulara ilişkin bir şey olmadı mı? Tabii ki. Türkiye son yıllarda, önceleri çok fark edilmeyen, başka bir yüzle tanınan bir hareketin saldırısına uğradı. Sadece ÖSYM değil, bütün devlet kurumları bunu yaşadı. Şu an bizim sorunlarımız ÖSYM’ye özgü değil. Türkiye’nin yargısı, polisi, kamu kurumları ve bakanlıklarının karşı karşıya olduğu bir saldırının ÖSYM’ye izdüşümleri bunlar. ÖSYM’nin özellikle bir güven kaybına uğradığını ve bir standart düşüklüğü yaşadığını görmüyorum. Bizden önce görev alanlar sınav güvenliği ile ilgili çok harika işler yaptılar. Ancak hala yapacak çok iş var. 2010 KPSS’de ortaya çıkan travmanın bir devamı olarak biz kamuoyunda çok daha fazla görünür haldeyiz. Ama bizimki de ülkede diğer kurumların maruz kaldığına benzer bir durum. Ancak bu travma vesilesiyle ÖSYM’de birçok süreç değişti ve yenilendi. Bir nevi aşı olduk.
YGS-LYS’de kaç kişi ile çalışıyorsunuz?
ÖSYM’nin sınavlarda “Gizli Gözlemci” adı ile başlattığı yeni uygulamayla ÖSYM Başkanlığı’nda üst düzey görevlilerden bir kısmı, sınavlara aday gibi girip, soruları yanıtlıyor ve denetim yapıyor.
ÖSYM, sınavlarda “Gizli Gözlemci” adı ile yeni bir uygulama başlattı. Buna göre, ÖSYM Başkanlığı’nda üst düzey görevlilerden bir kısmı, “Gizli Gözlemci” olarak sınavlara aday gibi girip, soruları yanıtlıyor ve denetim
yapıyor.
ÖSYM Başkanlığı’ndan alınan bilgiye göre, ÖSYM, sınavlarda güvenliği sağlamak için kamera ve sınav görevlileriyle çalışıyor. ÖSYM’nin yeni başlattığı gizli gözlemci görevi ile sınavlara aday olarak gönderilen ÖSYM görevlileri sınav sürecini denetliyor. Gizli gözlemciler, aynı bir aday gibi uygun kimlik ve üst aramasından geçerek sınava giriyor ve sınav kurallarına uygun şekilde optik formu doldurup sınav sorularını çözüyor. Bu kişiler, tüm adaylarla eşit koşulda sınava giriyorlar ve adaylarla aynı kurallara riayet ediyorlar. ÖSYM kameraları ile bu kişilerin de sınavları izleniyor ancak sınavları değerlendirilmeye alınmıyor. Bu gizli ve özel görevle görevlendirilen ÖSYM temsilcileri kendilerinden şüphelendirmemeleri konusunda görev öncesi uyarılıyor.
Kaç kişinin nerede bu gözlemleri yaptığı konusu gizli tutulduğundan şu ana kadar görev yapmış olan kişi sayısı konusunda bilgi verilemiyor. Gizli gözlemciler, sınav sonrası bir rapor tutuyor.
Gözlemcilerin, “ÖSYM adına temsilciyim” dese dahi elinde bunu ispat edecek bir belgesi bulunmuyor. ÖSYM’nin bu sistemi tüm illere yaygınlaştırmak üzere çalıştığı kaydedildi. ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ömer Demir’in de gizli gözlemci sıfatıyla ALES sınavına girdiği belirtildi.
ntv
Çukurova Kitap Fuarı, 9-17 Ocak 2016 tarihleri arasında TÜYAP Adana Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi’nde kapılarını açacak.
TÜYAP Adana Fuarcılık A.Ş. ve Türkiye Yayıncılar Birliği işbirliğiyle, Çukurova Fuarcılık A.Ş., Adana
Valiliği ve Adana Büyükşehir Belediyesi desteği ile düzenlenen Çukurova Kitap Fuarı, 9-17 Ocak 2016 tarihleri arasında TÜYAP Adana Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi’nde kapılarını açacak.
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), 9,10,11 ve 12. sınıf öğrencilerin kazanım durumlarını görebilmeleri amacıyla elektronik değerlendirme sınavı başlattı.Testte sosyal bilimler, fen bilimleri, matematik ve Türkçe derslerinden soru yer almaktadır. Test için aşağıda yer alan linkleri tıklayınız.
9. SINIF 1. DEĞERLENDİRME SINAVI
10. SINIF 1. DEĞERLENDİRME SINAVI
11. SINIF 1. DEĞERLENDİRME SINAVI
12. SINIF 1. DEĞERLENDİRME SINAVI
Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD), ‘Kim Öğretmen Olmak İster’ başlığı ile mini bir rapor yayınladı.
hürriyet
2. Dönem DYK ( Destekleme ve Yetiştirme Kursu) Öğretmen ve Öğrenci başvuru tarihleri belli oldu.
28 Aralık 2015 - 3 Ocak 2016 tarihleri arasında öğretmenler e-kurs.eba.gov.tr adresi üzerinden görev almak için başvuru yapacaklar.
4 Ocak 2016 - 17 Ocak 2016 tarihleri arasında öğrenciler e-kurs.eba.gov.tr adresi üzerinden kurs başvurusu yapacaklar.
Destekleme ve Yetiştirme Kurs Yönergesi için TIKLAYINIZ
Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu tıp fakülteleri kontenjanının 22 yıl boyunca 5 bin ile sınırlandığını hatırlatarak, önümüzdeki eğitim-öğretim dönemi itibariyle 2 bin 500 ek kontenjan getirileceği müjdesini verdi.
14 BİNE ÇIKACAK
Tıp Fakültesi kontenjanlarını 8 yılda 9 bin artırdıklarını vurgulayan Müezzinoğlu, “Bir uzman hekim 10 yılda yetişiyor. Bugün hala 20 bin uzman hekim, 10 bin pratisyen hekim açığımız var. Kontenjanlar 2007′de 7 bin 500′e, sonra da 9 bine ve bugün 11 bin 500′e çıkarıldı. Bu yıl gelen 2 bin 500 ek ilave ile tıp fakültesi kontenjanları 14 bine çıkaracağız” dedi.

Yükseköğretim Kurulunda zihinsel, işitme, görme, çoklu engelliler ve üstün zekalılar öğretmenliği branşlarındaki lisans eğitimi programları ve bu alanlardaki mezunların istihdamında karşılaşılan sorunlar ile çözüm önerilerinin ele alındığı bir toplantı gerçekleştirildi. Üniversitelerde zihinsel engelliler, işitme engelliler, görme engelliler ve üstün yetenekliler öğretmenliği olarak ayrı ayrı verilen lisans eğitimlerinin birleştirilerek, özel eğitim öğretmenliği adı altında yeni bir lisans programı oluşturulması planlandı.
Mehmet Şişman’ın açılış konuşmasıyla başlayan toplantıda, fakülteler bünyesinde yer alan özel eğitim bölümü başlığı altındaki zihinsel, işitme, görme, çoklu engelliler ve üstün zekalılar/yetenekliler öğretmenliği alanlarında eğitim alan mezunların istihdamına ilişkin sorunlar, özel eğitim alanında ortaya çıkan yeni gelişmeler ile bunlara yönelik çözüm önerileri ele alındı.
Üniversitelerde zihinsel engelliler, işitme engelliler, görme engelliler ve üstün yetenekliler öğretmenliği olarak ayrı ayrı verilen lisans eğitimlerinin birleştirilerek, özel eğitim öğretmenliği adı altında yeni bir lisans programı oluşturulması planlandı.
Milli Eğitim Bakanlığınca öğretmen atamalarına esas oluşturan 20.02.2014 tarihli Talim ve Terbiye Kurulu kararıyla yapılan yeni düzenlemeyle de uyumlu olarak Üniversitelerde zihinsel engelliler, işitme engelliler, görme engelliler ve üstün zekalılar/yetenekliler öğretmenliği olarak ayrı ayrı verilen lisans eğitimlerinin birleştirilerek, “özel eğitim öğretmenliği” adı altında yeni ve tek bir lisans programı oluşturulması önerildi.
Ayrıca toplantıda, ilgili alanda eğitim kalitesini artırmak için özel eğitim öğretmenliği lisans programına YGS yerine LYS’ye göre ve eşit ağırlık / TM puanı ile öğrenci alınması, yeni oluşturulacak lisans programında okul ve kurumlarda yapılacak staj ve uygulamaların artırılması, isteyenlere yan alanda eğitim imkanı oluşturulması da önerildi.
PROF. DR. MEHMET ŞİŞMAN: “Üniversitelerde özel eğitim bölümü içindeki öğretmenlik programları tek çatı altında birleşecek”
YÖK Yürütme Kurulu üyesi Prof. Dr. Mehmet Şişman, toplantı sonrasında yaptığı açıklamada, YÖK’te gerçekleştirilen “Özel Eğitim” toplantısında, alandaki sorunların ve çözüm önerilerinin ele alındığını belirtti.
Bu toplantı öncesinde, 25. Ulusal Özel Eğitim Kongresi çatısı altında bir ön çalışma da yapıldığını aktaran Şişman, ilgili paydaşların görüşlerini almak için özel eğitim öğretmenliği programı hazırlanması sürecine ilişkin olarak özel eğitim bölümlerinden hazırlık yapılmasının da istendiğini aktardı.
Şişman, MEB’in 2014′te Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı Öğretmenlik Alanları, Atama ve Ders Okutma Esaslarını değiştirdiğini ve zihin engelliler öğretmenliği, işitme engelliler öğretmenliği ve görme engelliler öğretmenliği mezunlarını “Özel Eğitim Öğretmeni” olarak atanmaya başladığını hatırlattı.
MEB’in, özel eğitim öğretmeni yetiştirilmesi süreciyle ilgili YÖK’ten yeniden yapılanma talep ettiğini aktaran Şişman, 17 devlet ve dört vakıf üniversitesinde zihin engelliler, üç devlet üniversitesinde işitme engelliler ve bir devlet üniversitesinde görme engelliler, bir devlet ve dört vakıf üniversitesinde de üstün zekalılar öğretmenliği lisans programı bulunduğunu belirtti. Şişman, bu lisans programlarının 18 devlet üniversitesi ve beş vakıf üniversitesi olmak üzere 23 özel eğitim bölümünde yürütüldüğüne işaret etti.
MEB’e ait son beş yılın rakamları incelendiğinde 2010-2011 öğretim yılından, 2014-2015 öğretim yılına kadar örgün eğitimdeki özel eğitim bölümü öğrenci sayısında yüzde 83.6′lık bir artış görüldüğüne dikkati çeken Şişman, “2014-2015 öğretim yılında ülkemizde örgün eğitim içinde toplam 259 bin 282 özel eğitim tanısı almış öğrenci olduğu ve 10 bin 596 öğretmenin özel eğitim okullarında görev yaptığı görülmektedir. Özel eğitim öğrenci sayısındaki artış aynı hızda devam ederse özel eğitim öğretmeni ihtiyacı da gittikçe artmaya devam edecektir” diye konuştu.
Bu kapsamda, özel eğitim alanı için yeniden yapılanmaya ihtiyaç duyulduğunu belirten Şişman, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Daha nitelikli ve farklı yetersizlik alanları konusunda daha donanımlı öğretmenler yetiştirmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu kapsamda, Bakanlığın talebi doğrultusunda, üniversitelerde zihin engelliler, işitme engelliler, görme engelliler ve üstün zekalılar/yetenekliler öğretmenliği olarak ayrı ayrı verilen lisans eğitimlerini birleştirmeyi planlıyoruz. Bu öğretmenlik alanlarını, tek bir lisans programı çatısı altında toplayacak ve “özel eğitim öğretmenliği” adıyla yeni bir lisans programı oluşturmayı planlamaktayız.
Bölüm içinde branşlaşmayı, program içerisinde sağlamayı planlıyoruz. Özel eğitim öğretmenliğini tercih eden öğrenciler, ilk üç yıl genel olarak ortak dersler, son sınıfta ise tercihleri doğrultusunda alan seçmeli dersler alacak. Yani öğrenciler ortak dersleri aldıktan sonra istedikleri alanda uzmanlaşacak. Böylece, öğretmen adayımız, işitme, görme, zihinsel engelliler veya üstün yeteneklilerle ilgili olarak kendini geliştirebilecek, özel eğitim öğretmenliği programı, uluslararası literatürdeki gibi çekirdek müfredat program şeklinde olacak. Böylece, adaylar öğretmen olduğunda ister zihinsel engelli ister işitme ya da görme engelli olsun, bu öğrencilere nasıl eğitim vereceğini bilecek. Farklı bir engelli grubuyla karşılaştığında, sorun yaşamayacak. Öğretmen, farklı gruplar için öğretimi nasıl farklılaştıracağını öğrenecek. Bu şekilde, özel eğitim öğretmenliği konusunda Milli Eğitim Bakanlığının öğretmen atama süreciyle de uyum sağlanacak.”
Toplantıda bu kapsamda çalışmalar yaptıklarını anlatan Şişman, yeni oluşturulacak lisans programının genel çerçevesi belirlendikten sonra, kurulacak olan komisyon yardımıyla nihai müfredatın hazırlanacağını ve derslerin tanımlanacağını belirtti.
Şişman, “Oluşturulacak bu taslak program daha sonra, YÖK’te öğretmen yetiştirme çalışma grubuna sunulacak. Burada alınan tavsiye niteliğindeki kararlar, YÖK’ün ilgili kurullarına sunulacak. Eğer yeni program kabul edilirse, üniversitelerimize yazıyla göndererek uygulamaya geçeceğiz. YÖK olarak hedefimiz, 2016-2017 eğitim öğretim yılında yapılacak üniversiteye yerleştirme sınavı kılavuzunda özel eğitim öğretmenliği programının yer almasıdır. Okullarda, kaynaştırma eğitimi yaygınlaştığı için diğer öğretmenlik alanlarında okuyan öğrencilerimizin de özel eğitimle ilgili dersler alması, farkındalık ve beceriler kazanmaları için çalışma yapacağız” şeklinde konuştu.
http://www.yok.gov.tr/web/guest/yok-te-ozel-egitimin-sorunlari-ele-alindi